Kur'an'da adı geçen peygamberlerden
biri de Hz. Eyyüb'dur. Hz. Eyyüb; Hz. Yaküb'un
ikiz kardeşi Ays'ın oğludur. Hz, Eyyüb dünyaya
geldiğinde çok sağlıklı idi.
Hz. Eyyüb hanımı Rahmet ile beraber mütlu
bir hayat sürdürüyor birlikte çok
çalışıyorlardı. Bıkmadan yorulmadan ekip biçtiler.
Bolca mahsül kaldırdılar. Bu arada Hz. Eyyüb'un
çocuklan da olmuştu.
Artık Hz. Eyyüb hem çok zengin,
hem de çok sayıda çocuga sahip idi. Ancak
Hz. Eyyüb bu zenginliği ile kibirlenmiyordu. Aksine
malını ve mülkünü fakirlerle, misafirleriyle
ve düşkünlerle paylaşıyordu. Daha sonra Hz.
Eyyüb'a peygamberlik vazifesi verildi.
O artık insanları allah'ın yoluna çagıran
bir hak peygamberiydi. Hz. Eyyüb o kadar
işinin arasında hiç bir ibadetini geciktirmeden
noksansız yerine getiriyordu. Ancak şeytan sürekli
olarak Hz. Eyyüb'un etrafındaydı.
O'nu kandırmaya çalışıyordu. Ancak Hz. Eyyüb
şeytana uymadı. Allah'ın yolundan asla ayrılmadı
Aradan çok zaman geçti. Yıllar birbiri
üzerinden hızla geçip gitti. Hz. Eyyüb'un
işleri eskisi gibi iyi degildi.
Ekinleri sapsarı oldu. Hayvanları ölmeye
başladı. Evinin altından geçen pınar zamanla
kurudu. Hz. Eyyüb ile ailesi çok çalışıyordu
fakat ne yapsalar, ne etseler de ekinler yeşerrniyordu.
Artık eskisi gibi zengin değillerdi. Ailesi kıt kanaat
geçinebiliyordu.
Çocukları geçimlerini yapabilmeleri
için uzakiara gittiler. Hz. Eyyüb'un
yanında bir tek hanımı Rahmet kalmıştı. Zaman içinde
Hz. Eyyüb hastalandı. Vücudunda yaralar çıkmaya
başladı. Yatağından kalkamaz olmuştu.
Ancak bu haliyle bile, yine insanlara Allah için
sesleniyor, yüce Allah'a devamlı şükrediyordu.
Öyleki namazını biie işaretle kıhyordu. Hz.
Eyyüb'un dili ve kalbi hariç her azası hastaydı...
O'na bu hastalık halinde yardım eden bir tek, ama bir
tek zevcesi Rahmet vardı.
Eyyub aleyhisseläm bu fakirlik ve hastalıklara
karşın yine de şeytana uymuyordu. Sürekli Allah'a
şükrediyordu. Gün geçtikçe hastahğı
iyice arttı. Bu haliyle bile yüzünde ki gülümsemeleri
kaybolmamıştı. Çok sabırlıydı. Çünkü
o bir peygamberdi.
Nihayet birgün Yüce Allah'tan bir
vahiy geldi. - "Ayağını yere vur!" Hz.
Eyyüb heyecanlandı. O heyecanla hemen ayağa kalktı.
Ayağını yere vurdu. Yerden soguk ve bolca su fışkırdı.
Hz. Eyyüb bu su ile yıkandı.
Bolca da içti. Sonra Allah'ın izni ile
şifa buldu. Evet Hz. Eyyüb bir imtihandan geçmişti.
Zenginlik, fakirlik ve amansız hastahk O'nu Allah'a
olan inancından döndürememişti. Hz. Eyyüb
imtihanı başan ile geçmiş ve kurtulmuştu.
Yüce Allah'ta O'nu mükafatlandırmış
ve yeniden mal mülk ile ödüllendirmişti.
Onu sıkıntıh zamanında yalnız bırakmaya ona her zaman
yardımcı olan hanımı Rahmet'te bu kurtuluştan nasibini
almıştı. Hz. Eyyüb bu amansız hastalıktan sonra
daha uzun yıllar yaşadı.
Yüz yaşına kadar geldigi söylenmektedir.
Şam civannda Besne'de vefat etmiştir. O gösterdiği
sabrı ile insanlara bir ışık bir önder olmuştur.
Ne mutlu sabırh olanlara, ne mutlu, Hz. Eyyüb gibi
olanlara. |